Bazı zamanlar vardır ki, hakikatin ışığıyla aydınlanması gereken zihinler, fitnenin karanlığına teslim olur. Bazen de öyle insanlar vardır ki, ömürlerini milletine adar, ama buna rağmen türlü tezviratlarla yıpratılmaya çalışılırlar.
İşte, Türk siyasetinde bir irfan, bir dirayet abidesi olan Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli hakkında üretilen mesnetsiz dedikodular, bu kutlu davanın sadık neferlerini bir kez daha gerçeğe sahip çıkmaya çağırmaktadır.
Türk milletinin kaderi, onun özünden doğan büyük liderlerin omuzlarında şekillenmiştir. Türk’ün töresiyle, imanıyla, cesaretiyle yürüyen bir liderin üzerine gölge düşürmeye çalışanlar, aslında milletimizin mukaddes değerlerini hedef almaktadırlar.
Bilinmelidir ki, Sayın Devlet Bahçeli’nin nezdinde kararlılık, vefa ve sadakat bir bayrak gibi dalgalanmaktadır. Onun her sözü, her adımı, Türk dünyasının kutlu geleceğine yönelmiş bir dua, bir niyaz ve bir eylemdir.
Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim, fitne ve dedikodu üretmenin ne büyük bir günah olduğunu bize bildirir. “Ey iman edenler! Zannın çoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır...” (Hucurât Suresi, 12. Ayet).
Bu ilahi ikaz, toplum içindeki huzuru ve birlik ruhunu korumanın ne denli önemli olduğunu anlatır. Fitne ateşine odun taşıyanlar, sadece bir insana değil, o insanın temsil ettiği kutlu ülküye zarar vermeye çalışmaktadırlar. Ancak Hak, her zaman batılı mağlup etmeye muktedirdir.
Liderler vardır ki, adları tarih sayfalarında birer satır olarak anılır ve unutulup gider. Liderler vardır ki, milletin gönlünde abideleşir, onlarla anılan ülküler nesiller boyu yaşar. Sayın Devlet Bahçeli de Türk milliyetçiliğinin çelik iradesini temsil eden bir isimdir. O, ne makam sevdasında olmuş, ne şahsi menfaat peşinde koşmuş, ne de milletini hüsrana uğratacak bir adım atmıştır. Onun sağlığı üzerinden dedikodu üretmek, aslında bir ruh çöküntüsünün, bir vicdan yarasının dışa vurumudur.
Türk töresinde lider, milletin hem aklı hem de kalbidir. O, gerektiğinde susar, sabreder, gerektiğinde adeta yıldırım gibi konuşur ve yol açar. Sayın Devlet Bahçeli, siyasi hayatı boyunca hep bu düsturla hareket etmiştir. Onun sağlığı üzerinden felaket tellallığı yapanlar, aslında Türk milletinin kutlu yürüyüşüne zarar vermeye çalışmaktadırlar. Ama ne gam! Çünkü bilinir ki, dualarımızın nuru, milletimizin sadakati ve liderimizin azmi her türlü iftirayı bertaraf edecek kudrete sahiptir.
Fitneye karşı irfanla, dedikoduya karşı sadakatle, ihanete karşı imanla durmayı görev bilen her Türk evladı, Sayın Devlet Bahçeli’nin yanında olmaya devam edecektir.
Çünkü devlet, milletin yüreğindedir; milletin duası da devletinin bekçisi olanların yanındadır. Hak, hakikati her daim üstün kılacak, fitnecilerin dili sustuğunda, sadakat ve vefa sahiplerinin sesi yankılanacaktır.
Allah, doğruların yardımcısıdır.
